Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Gazikültür A.Ş. tarafından Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin 815’inci doğum yılı münasebetiyle 100 yıl sonra ilk defa Gaziantep Mevlevihanesi’nde “Mevlevi Mukabelesi” yapıldı. 17’nci yüzyılda hizmete açılan ve günümüze kadar semahanesi, mescidi, selamlığı, derviş hücreleri, hamuşanı ve dükkanlarıyla sağlam olarak gelen Gaziantep Mevlevihanesi’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı Türk Musikisi Müziği Topluluğu tarafından Ayin-i Cem icrası gerçekleşti. Gaziantep’te var olan medeniyetin kodlarını ortaya çıkartmayı, Mevlana’nın anısını canlandırmayı ve Gazi şehirde bulunan mevlevihanenin önemini tekrardan canlandırmayı amaçlayan programda yakın zamanda vefat eden İstanbul Tarihî Türk Müziği Topluluğu’nun kurucu genel müdürü Ömer Tuğrul İnançer için programda mevlit okunuldu. Programa Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Valisi Davut Gül ve 100 yıl sonra ilk defa yapılan mevlevi mukabelesin merak eden Gazi şehirliler katıldı.
ŞAHİN: BİZ GASTRONOMİ, SANAYİ, KÜLTÜR ŞEHRİ OLMAMIZIN YANI SIRA HEPSİNDEN ÖNEMLİSİ MEDENİYET ŞEHRİYİZ
Mevlevi Mukabelesinde konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep’in Konya ve Halep arasında önemli bir kavşak olduğunu aktararak şunları söyledi: “Hz. Mevlana’nın öğretileriyle kalbimizin ve bedenimizin şifa bulmasını sağlamak mekanlarla oluyor. O yüzden üzerimizde çok büyük bir emanet var. Cumhurbaşkanımız liderliğinde bütün etrafımızdaki ateş çemberinden etkilenmeden bu tür değerli mekanlarımızı ayakta tutmamız gerekiyor. Buradaki tarihi ve emaneti korumamız gerekiyor. İnsanımızı korumamız gerekiyor. İnsanımızın; malını, canını ve inancını korumamız gerekiyor. Biz gastronomi, sanayi, kültür şehri olmamızın yanı sıra hepsinden önemlisi medeniyet şehriyiz. Medeniyet şehrinin kodlarını, canlı tutarak geleceğe aktarmamız gerekiyor.”
BU MEKAN İNANÇ TURİZMİ AÇISINDAN ELİMİZDE BÜYÜK BİR HAZİNE
Tarihi mekanların birer miras olduğunu belirten Başkan Fatma Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizler birer elçiyiz. Batı medeniyeti ile birlikte aslında iki medeniyetin sentezinin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Mutlaka medeniyet kodlarına dönmemiz gerektiğini, aslında bu kodların bizler için şifa ve öz olduğunu bir kez daha pandemi ile gördük. Bu mekan inanç turizmi açısından elimizde büyük bir hazine. Biz valimizle tesislerimizi tamamlıyoruz. Tanıtımda da bu tür etkinlikleri çoğaltıyoruz. Çocuklarımızı bastığı toprağın neresi olduğunu hatırlatıyoruz. Şu anda bu şehirdeki bütün hanlar yaşıyor. Bütün hamamlar neredeyse işlevsel halde. İslam medeniyetinin, Osmanlı medeniyetinin, Selçuklu medeniyetinin Hz. Ömer’in buraya bıraktığı mirası geleceğe taşımanın yolu, bu tür tesislere sahip çıkmaktan geçiyor. Tabi bunu yaparken dünyaya da bu mekanlarımızın varlığını duyurmamız gerekiyor.” Mukabele öncesi akşam Gazikültür, Şehitkamil Kültür Merkezi’nde Mevlevi Ayin-i Şerifi düzenlendi. Duaların okunduğu, semanın yapıldığı ve Neyzen Serkan Kamacı tarafından ney taksimiyle devam eden programda Gazikültür Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Tanrıöver konuşma yaptı. Gazikültür Genel Müdürü Halil İbrahim Yakar, Hz. Mevlana’nın Anadolu tasavvufi düşüncesi üzerindeki etkisi ve Gazi şehirdeki yansımaları üzerine izleyicilere bir de sunum yaptı.