Pandemi sürecinde önemi daha da perçinlenen medikal cihaz teknolojileri konusuna odaklanan 4. Uluslararası Tıbbi Cihazlar Konferansı (ICMD’2021)” Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde (HKÜ)’de gerçekleştirildi. Koordinatörlüğünü, HKÜ Rektör Yardımcısı, HKÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Lütfi Yola ve İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Yalçın İşler’in yaptığı konferans çevrimiçi olarak gerçekleştirildi.

ÜNİVERSİTE – SANAYİ İŞ BİRLİĞİ ARTIRILMALI 

Tıbbi sistemler, var olan Ar-Ge çalışmaları, sağlık sektöründeki problemler ve çözümleri gibi farklı boyutlarının ele alındığı konferans, HKÜ Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli’nin açılış konuşmasıyla başladı. Tıbbi cihazların ve medikal ürünlerin gelişimlerini destekleyecek bir model olarak üniversitelerde yapılan Ar-Ge çalışmalarının yanı sıra konuya ilişkin üniversite-sanayi işbirliklerinin artırılmasının önemine değinen Rektör Dereli, “Ülkemizdeki medikal cihaz ve ürünlerin üretim kapasitesinin artırılması gerekiyor. Tıbbi cihaz üretimi ve servis hizmetlerinin kalitesi, sağlık sektörünün gelişmesi açısından hayati önem taşıyor. Hastalıkların teşhisinin daha kolay ve daha doğru bir şekilde yapılabilmesi ve hastalıkların daha kısa sürede tedavi edilebilmesi, medikal cihazlar sektöründeki yenilikler ve gelişmeler ile doğru orantılıdır. Bilimsel toplantılar tüm bu yenilikler ve gelişmelerin tartışılması ve yaygınlaştırılması açısından önemli bir fırsat ve platform oluşturuyor” dedi.

DÜNYADA TIBBİ CİHAZ TEKNOLOJİSİNİN İLERLEYİŞİ VE SAĞLIK SEKTÖRÜNDEKİ HİZMETLER TARTIŞILDI

İki gün boyunca süren konferansın ilk gününde biyomedikal sistemler ile ilgili Ar-Ge çalışmaları, tüm dünyada tıbbi cihaz teknolojisinin ilerleyişi ve sağlık sektöründeki hizmetler tartışıldı. Özellikle hastalıkların teşhis ve tedavisinde tıbbi cihazların sağlık bilimine sağladığı katkının tıbbi gelişmelerin yönünü belirlendiği vurgulandı. Bundan dolayı hastaların tedavi tercihlerini önemli ölçüde etkileyen tıbbi cihaz teknolojisi, bu teknolojiye sahip olan ve olmayan sağlık kuruluşları arasında da rekabet çıtasını yükselttiği, böylece tıbbi cihaz teknolojilerine öncelik vererek Ar-Ge yatırımlarının önemli bir kısmını bu sektöre ayıran ülkelerin ekonomilerine de yön vererek gelişmişlik düzeylerini artırdığı ifade edildi.

PANDEMİ SÜRECİNDE TIBBİ CİHAZ SEKTÖRÜNÜN ÖNEMİ NET BİR ŞEKİLDE ANLAŞILDI

Pandemi sürecinde tıbbi cihaz sektörünün öneminin net bir şekilde daha iyi anlaşıldığının ifade edildiği konferansın ikinci gününde, 3 boyutlu medikal modelleme çalışmalarının yanı sıra sektörün yetkinliklerinin, kapasitesinin, insan ve inovasyon gücünün ve teknokentlerin bir arada ve doğru politikalarla değerlendirilmesine yönelik beklentiler tartışıldı. Türkiye’nin sağlık hizmetleri, üniversiteleri, tıbbi cihazları, ilaç ve tanı sistemleri ile bir dünya markası olma potansiyelinin var olduğu, bu potansiyelinin önündeki engellerin de nasıl kaldırabileceğine yönelik fikir alışverişlerinin de yapıldığı ve katılımcıların tıbbi sistemler üzerine yaptıkları bilimsel çalışmaların yorumlandığı ve değerlendirildiği konferansta, tıbbi cihaz sektörünün topluma karşı görevini iyi anlamış stratejik bir sektör olduğu ifade edildi.